E-posta, WhatsApp, Slack: Dijital Yazışmalar Mahkemede Delil Olur mu?
02.10.2025E-posta, WhatsApp, Slack: Dijital Yazışmalar Mahkemede Delil Olur mu?
Bir zamanlar ofislerin en deÄŸerli delili masa üstünde unutulmuÅŸ belgelerdi. Bugünse tek bir ekran görüntüsü, bir klasör dolusu evraktan daha çok ÅŸey anlatabiliyor. Çalışanlar yazıyor, iÅŸverenler bakıyor, herkes kendi tarafında rahat. Ta ki bir gün, o “masum” mesajların dava dosyasına girme ihtimali gündeme gelene kadar. İşte asıl mesele burada baÅŸlıyor: Dijital yazışmalar mahkemede ne kadar geçerli?
Hukukumuzun cevabı net; delil serbestisi var. Yani olayın ispatına yarıyorsa fotoÄŸraf da olur, mesaj da, ekran görüntüsü de. Ancak altını kalın çizgilerle çizelim: delilin hukuka uygun elde edilmesi gerekir. İşveren, çalışanının özel yazışmalarını gizlice arÅŸivlerse, o delil ne kadar parlak görünse de mahkemede hüküm doÄŸurmaz. Anayasa ve KVKK, “özel hayatın gizliliÄŸi” sözünü sadece kitaplarda bırakmaz, uygulamada da karşınıza çıkarır.
Burada ince bir ayrım var. Åžirket bilgisayarında, ÅŸirket hattında ya da ÅŸirket mailinde yapılan yazışmalar ile çalışanın tamamen kiÅŸisel cihazındaki özel mesajları aynı kefeye koyamazsınız. İşveren, iÅŸin yürütülmesi için verdiÄŸi mail adresini denetleyebilir; ama “büyük birader” kıvamında sınırsız gözetim yapamaz. Çalışanın evdeki özel telefonuna uzanan bir el, aslında iÅŸverenin kendi savunmasını kesen bir bıçak gibidir.
Örnek mi? Bir çalışan mesai saatinde, ÅŸirket hattından hakaret içerikli mesaj atıyor. Bu durumda o kayıt, delil olabilir. Fakat iÅŸveren, aynı mesajı çalışanın kiÅŸisel telefonundan gizlice almışsa tablo deÄŸiÅŸir. O ekran görüntüsü mahkemede parlamaz, kararı aydınlatmaz. Hukuka aykırı alınmış kayıt, elinizde patlayan bir balon gibidir: İlk bakışta renkli, sonunda elde kalan sadece boÅŸluk.
Yargıtay da bu ayrımı yıllardır vurgular. Åžirket maili üzerinden yapılan iÅŸ yazışmaları, doÄŸru bilgilendirme varsa delil sayılabilir. Ancak çalışanın kiÅŸisel hesabına ya da özel telefonuna müdahale, özel hayat ihlali kabul edilir. Yani mesele “mesaj var mı?” deÄŸil, “mesaj nasıl elde edildi?” sorusudur.
Uluslararası mahkemeler de farklı düÅŸünmüyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Bărbulescu/Romanya kararı meÅŸhurdur. Çalışanın iÅŸ e-postalarını denetleyen iÅŸveren, önceden açık bilgilendirme yapmadığı için özel hayatı ihlal etmiÅŸ sayıldı. Mahkeme ÅŸu cümleyi adeta ders kitabı gibi yazdı: “Çalışanın iÅŸyerinde de makul bir özel hayat beklentisi vardır.”
Gelelim rızaya. İşverenin elindeki en sevdiÄŸi argüman genellikle ÅŸu: “Ama sözleÅŸmede yazıyor, imzaladı!” Yargı buna çoÄŸunlukla gülümser, sonra da reddeder. Çünkü iÅŸçinin zayıf konumunu bilen mahkemeler, özgür irade olmadan verilmiÅŸ rızaları geçerli saymaz. Kısacası, imzalı kâğıt her derde deva deÄŸildir.
Yanlış uygulamaların çoÄŸu da ÅŸekilcilikten kaynaklanır. Politikalar hazırlanır, imzalar toplanır, klasör dolusu evrak dosyalanır. Fakat çalışan aslında hiçbir ÅŸey anlamamıştır. “Ben bilgilendirdim” demek, bazen sadece kendini kandırmaktır. Mahkemeler ise kandırılmaz.
Peki iÅŸveren ne yapmalı? Öncelikle denetim sınırlarını belirleyen ÅŸeffaf politikalar oluÅŸturmalı, bunları çalışanlarına gerçekten anlatmalıdır. İkincisi, iÅŸin yürütülmesi için zorunlu olmadıkça özel alanlara dokunmamalıdır. Üçüncüsü, delil toplarken “hukuka uygunluk” kelimesini aklından çıkarmamalıdır. Çünkü mahkemeler, sadece “ne söylendiÄŸine” deÄŸil, “nasıl elde edildiÄŸine” bakar.
Pratikte ise iÅŸverenler çoÄŸu kez “Ne bulursam alırım” paniÄŸine kapılır. Halbuki kontrolsüzce toplanan her veri, bumerang gibi dönüp sahibini vurur. Kahve molasında yapılan dedikoduların yerini WhatsApp grupları almış olabilir, ancak bu mesajları gizlice kopyalamak sizi kurtarmaz; aksine, davada elinizi zayıflatır.
Sonuç açık; teknoloji deÄŸiÅŸir, iletiÅŸim araçları deÄŸiÅŸir, fakat temel kural deÄŸiÅŸmez. Hukuka aykırı elde edilmiÅŸ bir ekran görüntüsü, ne kadar net olursa olsun mahkemede geçersizdir.
Dikkat edin; bugün masum görünen bir mesaj, yarın dava dosyasında önünüze çıkabilir. Ancak o mesaj hukuka aykırı alınmışsa, elinizde delil deÄŸil, sadece başınızı aÄŸrıtacak bir ekran görüntüsü kalır.
Avukat & Hukuk Müşaviri