Sponsorluk Harcamalarının Vergisel Boyutu

Sponsorluk Harcamalarının Vergisel Boyutu

02.09.2025

Sponsorluk Harcamalarının Vergisel Boyutu

Ülkemizde sporun gelişmesi yalnızca devletin desteğiyle değil, özel sektörün ve bireylerin katkısıyla da mümkün olabiliyor. Bu katkıların en önemlisi ise sponsorluk harcamalarıdır. Spor kulüplerine, federasyonlara ya da doğrudan sporculara yapılan sponsorluklar, bir yandan sporu finanse ederken diğer yandan sponsor firmalara da vergi avantajı sağlıyor.

Sponsorluk Nedir, Reklamdan Farkı Ne?

Sponsorluk, bir gerçek ya da tüzel kişinin, doğrudan ticari fayda sağlamak yerine sosyal sorumluluk amacıyla spor kulüplerine, federasyonlara veya sporculara yaptığı nakdi ya da ayni desteği ifade ediyor. Burada esas amaç toplumsal fayda sağlamak.

Reklam harcamaları ise doğrudan markanın tanıtımını ve satışların artırılmasını amaçlamaktadır. Örneğin, bir takımın formasında şirket logosunun yer alması reklam sayılıyor. Ancak aynı takımın sporcularının ulaşım masraflarının karşılanması sponsorluk kapsamına giriyor. Bu ayrım önemli, çünkü vergisel sonuçları birbirinden farklı arz etmektedir.

Hangi Alanlarda Sponsorluk Yapılabilir?

Sponsorluk yapılabilecek alanları aşağıda belirtildiği gibi sayabiliriz;

• Ulusal ve uluslararası gençlik ve spor organizasyonları,

• Spor kulüplerinin eğitim ve altyapı faaliyetleri,

• Spor tesislerinin yapımı, onarımı veya bakımı,

• Sporcuların iaşe, seyahat ve konaklama giderleri,

• Spor malzemelerinin temini,

• Sporculara prim veya bonservis ödemeleri.

Bu liste, sponsorluk harcaması ile bağış arasındaki farkı da netleştiriyor. Sporun desteklenmesine yönelik, kulüp veya federasyon faaliyetlerine doğrudan katkı sağlayan her türlü nakdi ve ayni destek sponsorluk kapsamına giriyor.

Vergisel Avantajlar: Amatör - Profesyonel Ayrımı

Sponsorluk harcamalarının vergi matrahından indirilebilmesi, spora desteği cazip hale getiren en önemli unsur. Burada amatör - profesyonel ayrımı kritik bir önem sahip.

• Amatör spor dalları için yapılan harcamaların tamamı (%100) indirilebiliyor.

• Profesyonel spor dalları için yapılan harcamaların ise yarısı (%50) indirim konusu olabiliyor.

Bu düzenleme, amatör sporların desteklenmesini teşvik eden bir politika tercihi olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle voleybol, basketbol, atletizm gibi branşlarda sponsorluk yapan firmalar, yaptıkları harcamaların tamamını kazançlarından indirebilme imkânına sahip.

Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi Açısından Durum

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesine göre şirketler tarafından yapılan sponsorluk harcamaları, beyannamede ayrıca gösterilmek kaydıyla matrahtan indirilebiliyor. Burada önemli bir nokta, harcamanın yapıldığı yıl beyannamesinde dikkate alınması gerektiği; indirilmeyen tutarın sonraki yıllara devredilmesi mümkün değil.

Gelir vergisi mükellefleri açısından da benzer bir uygulama söz konusu. Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesi uyarınca, amatör dallarda yapılan harcamaların tamamı, profesyonel dallarda yapılanların yarısı beyan edilen gelirden indirilebiliyor.

Belgelendirme Şartı

Sponsorluk harcamalarının indirim konusu yapılabilmesi için mutlaka doğru belgelerle tevsik edilmesi gerekiyor.

• Nakdi sponsorlukta, ödemeler banka kanalıyla yapılmalı ve dekontta “sponsorluk amacıyla” ibaresi yer almalı.

• Ayni sponsorlukta, verilen mal veya hizmet için fatura düzenlenmeli; faturada bunun sponsorluk kapsamında olduğu açıkça belirtilmeli.

Makbuzsuz veya belgesiz ödemeler vergi indirimine konu edilemiyor. Bu nedenle mükelleflerin dikkatli olması şart.

Sözleşme Zorunluluğu ve Damga Vergisi

Sponsor ile kulüp ya da federasyon arasında yazılı bir sözleşme yapılması yasal zorunluluk. Sözleşmenin bir nüshası on gün içinde Gençlik ve Spor Bakanlığı’na gönderiliyor. Ayrıca, bedel içeren sponsorluk sözleşmeleri damga vergisine tabi.

Bu noktada, vergi borcu olanların sponsor olamayacağını da hatırlatmakta yarar var. Sponsorluk öncesinde “borcu yoktur” yazısının ilgili vergi dairesinden alınması gerekiyor.

KDV Uygulaması Nasıl Olacak?

Sponsorluk harcamalarının KDV boyutunu aşağıdaki gibi özetleyebiliriz;

• Kamu kurum ve kuruluşlarına bedelsiz yapılan mal ve hizmet teslimleri KDV’den istisna. Ancak bu harcamalar dolayısıyla yüklenilen KDV indirilemez, gider yazılabilir.
• Kamu dışındaki kulüplere yapılan sponsorluk harcamaları KDV’ye tabidir. Bu durumda yüklenilen KDV indirim konusu yapılabilir.
• Nakdi sponsorluk ödemeleri KDV’nin konusuna girmez.

Ayrıca profesyonel kulüplerin reklam gelirlerinde KDV tevkifatı söz konusu. Bu da uygulamada dikkat edilmesi gereken bir başka ayrıntı.

Sponsorluk mu, Reklam mı?

Sponsorluk ve reklam harcamalarının birbirine yakın olması uygulamada sıkça kafa karışıklıkları yaşanmasına neden oluyor. Örneğin, bir şirketin amatör bir kulübe ücretsiz sağlık hizmeti sunması sponsorluk olarak kabul edilirken; bir takımın formasına logo koymak reklam olarak değerlendiriliyor. Harcamanın niteliğine göre indirim imkânı değişiyor.

Dolayısıyla firmaların sözleşmelerini yaparken “hangi harcama sponsorluk, hangisi reklam” net biçimde ayırmaları gerekiyor. Aksi halde vergi avantajı kaybolabilir.

Spor Kazanıyor, İşletmeler de Kazanıyor

Sponsorluk uygulaması, hem sporun finansmanına katkı sağlıyor hem de işletmelere vergi avantajı sunuyor. Özellikle amatör spor dallarına yönelen destekler, genç sporcuların gelişimi açısından büyük önem taşıyor. İş dünyasının, sosyal sorumlulukla vergisel avantajı birleştirerek spora daha güçlü bir destek vermesi, hem genç sporcuların geleceğini güvence altına alacak hem de sportif başarıların artmasına katkı sağlayacaktır.