Ramazan Yardımları ve Vergi
05.04.2022Ramazan Yardımları ve Vergi
Ramazan ayı dayanışma, yardımlaşma ve paylaşmanın ön plana çıktığı bir aydır. Bu mübarek ayda ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürmek ve gönüllere dokunabilmek amacıyla bir çok işletme ihtiyacı olanlara ya da kendi çalışanlarına yardımlar yapmaktadır.
Toplumsal birlik ve beraberliğin daha da artmasını sağlayan bu yardımların bir de vergi kanunları yönünden uyulması gereken birtakım yükümlülükleri bulunmaktadır.
İşletmelerin, ihtiyaç sahiplerine ve çalışanlarına yaptığı ramazan yardımları (ramazan paketleri) dağıtımı ya da hediye çekleri verilmesinin, işletmelere nasıl vergisel yükümlülükler doğurduğunu yazımda anlatmaya çalışacağım.
Kimlere Yardım Yapılmakta?
İşletmelerin kimlere yardım ve bağış yaptığını iki başlıkta toplayabiliriz;
1- İhtiyaç sahiplerine yapılan yardımlar,
2- Çalışanlara yapılan yardımlar,
1- İhtiyaç Sahiplerine Yapılan Yardımlar,
İşletmelerin ihtiyaç sahiplerine yaptıkları yardımları bir den fazla yöntem izleyerek yerine getirmeleri mümkündür.
Gıda Bankacılığı Aracılığıyla Yaptığı Yardımlar;
İşletmelerin ihtiyaç sahibi kişilere gıda bankacılığı yapan dernek ve vakıflar aracılığıyla belirli şartlar dahilinde yapacağı gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddeleri bağışlarının ya da ramazan paketlerinin maliyet bedellerinin tamamı Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerince gider olarak indirilebilecektir. Ayrıca söz konusu paketler Katma Değer Vergisinden de istisnadır.
İşletmelerin söz konusu dernek ve vakıflar üzerinden yapacakları ramazan paketi bağışlarında aşağıdaki hususlara dikkat etmeleri gerekmektedir.
• Yapılacak bağış, tüzüğünde veya senedinde ihtiyacı bulunanlara gıda yardımı yapılabilmesine ilişkin hüküm bulunan dernek ve vakıflar aracılığıyla yapılmak zorundadır.
• Yapılacak bağışlar bedelsiz olarak ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak şartı ile yapılmalıdır.
• Bağışlar, mutlaka fatura ile belgelendirilecek ve ayrıca taşıma için sevk irsaliyesi düzenlenecektir.
• Söz konusu fatura, gerekli bilgiler eksiksiz olarak doldurularak bağış yapılan dernek veya vakıf adına düzenlenecektir.
• Faturada “İhtiyaç sahiplerine yardım şartıyla bağışlandığından KDV hesaplanmamıştır.” ibaresinin yer alması zorunludur.
• Dernek ve vakıflar kendi mevzuatlarının öngördüğü belgeleri düzenleyecek ve bağış yapanlara bir örneğini vereceklerdir.
Ticari işletmeye dahil malların bağışlanması durumunda bu malların maliyet bedeli Gelir Vergisi Kanununun 40. maddesi çerçevesinde gider kaydedilecektir. Bu işlem, faturanın bir yandan gelir bir yandan da gider kaydedilmesi suretiyle gerçekleştirilecektir.
İhtiyaç Sahiplerine Doğrudan Yapılan Yardımlar;
İşletmeler ihtiyaç sahibi kişilere ya da kuruluşlara doğrudan ramazan paketi yardımı yapması halinde bu paketler için ödenen bedeller kanunen kabul edilmeyen gider niteliğindedir.
Yani söz konusu paketler için ödenen bedeller şirket kayıtlarına gider olarak alınıp, yardım yapıldığında ise kanunen kabul edilmeyen gider olarak kayıtlara intikal ettirilip beyan edilmelidir.
Bu tür yardımlarda Ramazan paketlerinin alımında ödenen KDV’si indirim konusu yapılır. İndirim konusu yapılan KDV’lerin, yardımın yapıldığı dönemde düzeltilerek ilave edilecek KDV olarak dikkate alınması gerekir.
Yardımların hediye çeki olarak, ihtiyaç sahiplerine dağıtılması durumunda, dağıtıma konu hediye çeklerinin Kurumlar Vergisi Kanunu’nda belirtilen şartlar sağlanmadığı hallerde KDV dahil tutarın ticari kazancın tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerekmektedir.
İşletmelerin Diğer Yöntemleri Kullanarak Yaptığı Yardımlar;
Yukarıda sayılan yöntemlerin dışında da işletmelerin farklı kanallar kullanarak yardımlarda bulunması mümkündür.
• İhtiyacı olanlara yardım etmek üzere kurulan ve faaliyet gösteren, vergiden muaf vakıflara ve kamuya yararlı derneklere yapılan bağışların, kurum kazancının yüzde beşine kadar olan kısmı matrahtan indirilebilir.
• Kızılay ve Yeşilay’a yapılan bağışlar, gelirin veya kurum kazancının yüzde beşi sınırlamasına tabi olmaksızın matrahtan indirilebilir.
• Mülki idare amirinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın denetimine tabi olan yaygın din eğitimi veren kuruluşlara yapılacak bağışların tamamı, matrahtan indirilebilir.
• Belediyelere yapılan bağışların, gelirin veya kazancın yüzde beşine kadar olan kısmı matrahtan indirilebilir. Belediyeler tarafından organize edilen iftar yemeklerinin finansmanı için belediyelere bağış yapılırsa bu olanaktan yararlanılabilir.
Bağışların Katma Değer Vergisi Karşısındaki Durumu,
Nakit bağışlar KDV’nin konusuna girmiyor. Ayni bağışlarda, bağışlanan malların teslimi KDV’nin konusuna giriyor ama geniş bir istisna düzenlemesi bulunmakta.
Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, genel ve katma bütçeli idareler, belediyeler, kamu yararına çalışan dernekler, vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve KDV Kanunu’nun 17. maddesinin birinci fıkrasında sayılan diğer kurum ve kuruluşlara yapılan bedelsiz teslimler KDV’den istisnadır.
2- Çalışanlara Yapılan Yardımlar,
Şirketlerin kendi bünyelerinde çalışanlarına dağıttığı ramazan paketleri de hediye çekleri de ayni ücret olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle Ramazan ayında çalışanlara verilen yardım paketlerinin ve hediye çeklerinin vergilendirilmesinde; Gelir Vergisi, Katma Değer Vergisi ve Sosyal Güvenlik Kanunu açısından ayrı ayrı dikkate alınması gerekir.
Gelir Vergisi Kanunu Açısından;
Çalışanlara dağıtılan Ramazan Paketi ve verilen hediye çekleri “ayni ücret” olarak değerlendirildiğinden Gelir Vergisine tabi olması gerekmektedir.
Gelir Vergisi Kanununda yer alan ücretin tanımından da anlaşılacağı üzere; para ile (nakit) ödeme dışında “ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler” de ücret olarak kabul edilmektedir.
Verilen erzak yardımları ve hediye çekleri her personel için tabi olduğu gelir vergisi dilimi dikkate alınarak brüt ücrete gidilmelidir. Ayrıca ücret bordrosunda gösterilmeli ve toplam gelir vergisi matrahına ilave edilerek, hesaplanan verginin muhtasar beyanname ile beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanunu Açısından;
Yürürlükteki kanuni düzenlemelerden anlaşılacağı üzere personele ayın veya hizmet olarak verilen ücretler katma değer vergisinin konusuna girmektedir.
KDV Kanunu’nda; “Bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrahın işlemin mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücreti olacağı” hüküm altına alınmıştır.
Bu durumda, yapılan ayni yardımların ya da ramazan paketlerinin bedelinin tespit edilememesi durumunda, değerlemede emsal bedeli esas alınacaktır. Dolayısıyla çalışanlara verilen ramazan paketlerinin emsal bedelleri tespit edilip, bu bedel üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.
Ayrıca, söz konusu yardımların satın alınması sırasında işletme tarafından yüklenilmiş olan ve indirim konusu yapılan KDV’lerin, yardımın yapıldığı dönemde düzeltilerek ilave edilecek KDV olarak dikkate alınması gerekmektedir.
Ramazan paketlerinin içinde yiyecek, içecek ve temizlik ürünleri gibi birbirinden bağımsız olarak tüketilebilen ve farklı katma değer vergisi oranlarına tabi ürünlerin paketlenerek, fatura veya benzeri vesikalarda malın cinsinin “Ramazan Paketi” tutarının da tek bir tutar olarak gösterilmesi suretiyle satışa sunulması halinde bu pakete, koli içindeki katma değer vergisi oranı en yüksek olan ürünün tabi olduğu katma değer vergisi oranı uygulanacaktır.
Ancak paket içindeki ürünlerin, fatura veya benzeri vesikalarda ayrı ayrı fiyatlandırılarak, ayrı kalemler halinde gösterilmesi durumunda ise her bir ürüne, ürünün tabi olduğu katma değer vergisi oranının uygulanması gerekmektedir.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Açısından;
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda prim ve ikramiye benzeri ödemelerin sigorta primine dahil edileceği hüküm altına alınmıştır.
Burada önemli olan ödemenin nakit olup olmadığıdır. Zira prim ve ikramiye nakit olarak ödenen bir unsurdur. Bu nedenle de sigorta primine dahil edilmesi gerekmektedir.
Ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemelerin prime esas kazanca dahil edilmesi gerekmekte iken ramazan paketi ya da hediye çeki gibi ayni olarak yapılan yardımların kanun hükmüne göre sigorta primine esas kazancın tespitinde dikkate alınmayacaktır. Aynı zaman da işsizlik sigortası da hesaplanmayacaktır.
Görüldüğü üzere bir yardım ya da bağışta bulunmaya kalktığınızda birçok kanun ve bu kanunların bir yığın maddesi yardımın ve bağışın nasıl yapılacağı ve vergisel yükümlüklerin neler olduğunu düzenlemektedir. Yardım ve bağışta bulunan kişi ve işletmeleri gereksiz iş yükü ve bürokrasiye boğmayacak şekilde yasaların sadeleştirilmesi ve anlaşılabilir bir hale getirilmesi, uygulamayı da kolaylaştıracaktır.
Tüm okuyucularıma sağlıklı günler dilerim.
Yeminli Mali Müşavir